UNAM olarak nanobilim ve nanoteknoloji alanlarında dünyanın COVID-19’dan kurtulmasına yardımcı olmak ve insanlık için fayda yaratmak amacıyla derinlemesine ve çok yönlü Ar-Ge programları yürütüyoruz. Çalışmalarımız hakkında en son bilgiler aşağıdadır. Güvende ve sağlıklı kalın.
COVID-19 TANI ve ÖNLEME odağıyla antikor test kitleri için, Sars-CoV2 virüsüne ait antijenlerin üretimlerine yönelik tasarımlar tamamlanmış olup, kitlerin üretimlerine yönelik optimizasyon çalışmaları devam etmektedir.
COVID-19 TEDAVİ ve ÖNLEME odağıyla, TÜBİTAK COVID-19 Aşı ve İlaç Geliştirme Platformu Bileşeni olarak yer aldığımız bu projede, bir lektin protein olan ve GRFT adı verilen maddenin ilaç adayı olarak geliştirilmesine yönelik çalışmalar yürütülmektedir. Ankara Ü. Veteriner Fakültesi Viroloji Bölümünden Prof. Aykut Özkul ile beraber yürüttüğümüz çalışmalar hızla devam etmekte ve bu çalışmaların tamamında inaktive virüsün görüntülenmesinde UNAM altyapısında yer SEM, AFM, Konfokal mikrokoplar, Floresans mikroskop, RT_PCR cihazı, biyoreaktörler, HPLC, kütle spektrometresi gibi cihazlar kullanılmaktadır.
Nanoteknoloji temelli yeni tanı sistemi, COVID-19 virüsünü, ağız içinden alınan sürüntü örneğin ile 10 saniye içinde tespit edebilmektedir. Virüs varlığında ışıma rengi değişen, bu sayede yüksek seçicilikte virüs tespiti yapabilen optik temelli bir teşhis ve tanı sistemidir. Bu sistemde, bir biyosensör cihazına özel olarak geliştirilen patojen tespit çipi üzerinden, dinamik olarak floresan sinyali alınarak, patojenlerin en fazla 10 saniye içerisinde tespit edilmesi sağlanmaktadır. Bir hastadan alınan örnek, özel bir solüsyonla karıştırıldıktan sonra patojen tespit çipi üzerine damlatılmakta, biyosensör cihazı tarafından ortamda patojen varsa, floresan sinyali alınarak yüksek doğrulukta patojen varlığı tespit edilmektedir. Halihazırda orofarenks ve nazofarenks gibi derin bölgelerden sürüntü örneği almak yerine, ağız içinden tükürük örneği alınması da sistemin kullanımını tercih edilir kılacaktır. Yaygın olarak kullanılan PCR testlerinden farklı olarak, sistem örnek çoğaltmaya değil, gelişmiş optik yöntemlerle virüsün varlığı ya da yokluğunun tespitine dayanmaktadır. Sistemde hem hassas biçimde virüs tespitini, hem de tespitte yüksek derecede seçiciliği sağlayan optik ve elektronik modüller, ayrıca üst düzey biyoteknoloji ve malzeme bilimi bilgisi kullanılmıştır. Sistem şimdiye kadar yapılan ön klinik çalışmalarda, virüs tespitinde % 99 başarı göstermiştir. Hızlı ve güvenilir bir virüs tespit yöntemi olarak, sistemin ülkemizde ve dünyada yaygın olarak kullanılacağına inanıyoruz. Dolayısıyla bu biyosensör sisteminin seri üretimi için gerekli altyapı yatırımlarına halihazırda başlanmıştır. Etik Kurul onayı ve Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) onayı gibi gerekli izinler alınmış, ürünün seri üretim safhasına geçilmiştir. Bu sayede bu pandeminin kontrol altına alınmasına katkıda bulunulacak ve sosyal hayatın önemli ölçüde rahatlatılması mümkün olacaktır.
Geliştirdiğimiz fiber ve lazer sistemlerinin 10000 hasta üzerinde yapılan damar içi uygulamalarında tedavi özelliği belgelenmiştir. COVID-19 TEDAVİ odağıyla, UV lazer teknolojisini kullanarak hasta konforu bozulmadan, hastalığın nüfus ettiği bölgelere belli dozlarda ve dalga boyunda ışın gönderilmektedir. UV ışını ile yaşam alanlarında yapılan temizlik işlemi vücut içinde de yapılabileceği düşünülmektedir
Dr. Hilmi Volkan Demir’in öncülüğündeki bu araştırma çalışması kapalı mekanların dezenfeksiyonu için kimyasal ve ağır metal içermeyen, enerji verimli ve yüksek etkinliğe sahip derin-morötesi ışık kaynakları tabanlı sistemleri geliştirmektedir.
Kanser ve COVID-19 gibi birçok hastalık için erken TANI amaçlı bir çalışmadır.
COVID-19 TEDAVİ odaklı yürütülen bir çalışmadır.
COVID-19 TEDAVİ odaklı yürütülen bir çalışmadır.
COVID-19 TEDAVİ odaklı yürütülen bir çalışmadır.
Dr. Fatih İnci’in öncülüğündeki bu araştırma, COVID-19 TANI odağıyla; hastanelerde hasta-başında uygulanabilen, doğrudan viral yük miktarını belirleyen mikroakışkanlar ve metamalzeme-tabanlı plazmonik sensörleri içermektedir. Kılcal damarlar kadar ince olan kanallar içerisine yerleştirilen hassas sensörlerle virüs varlığı ve sayısı ışık dalga boyundaki renk değişimine bakılarak, hem hassas hem de spesifik olarak belirlenmektedir. Ayrıca bu çalışma, COVID-19 TEDAVİ izleme süreçlerinde de kullanabilme potansiyeli taşımaktadır.
Dr. Fatih İnci’in öncülüğündeki bu araştırma, COVID-19 TANI odağıyla, ihtiyaç anında uygulanabilen taşınabilir sensör çipler aracılığıyla viral biyobelirteçlerin varlığını belirleyen, cep telefonu gibi mobil araçlarla da sonuç alınabilen ve aynı zamanda bu sonuçların da güvenli bulut platformlarıyla sağlık personellerinin de ulaşabildiği ve hastanın TANI ve TEDAVİ takibinin de yapılabildiği bir çalışmadır.
Mikrodalga-mikroakışkan sistemi ile çalışan taşınabilir bir teşhis platformu geliştirmeyi amaçlayan bu araştırma programı, COVID-19 virüsü de dahil olmak üzere virüs veya hastalıklar için hızlı, verimli ve kolay bir TANI ve tespit sistemi geliştirmeye odaklanılarak Dr. Gürkan Yeşilöz önderliğinde yürütülmektedir.